Yeryüzünde beşeri veya beşeri olmayan her türlü faaliyet bir karbon ayak izi oluşturur. Bugün bu konuyu çevresel bir problem olarak değerlendirmemizin nedeni, sera gazı emisyonlarının özellikle son yüzyılda çok yüksek oranda artmasıdır.
Normal şartlarda sıcaklığı sabit kalması veya çok daha yavaş bir şekilde artması gereken atmosferimiz, insanoğlunun karbon ayak izi konusundaki duyarsızlığı sonucu hızlı bir şekilde ısınmaya başlamıştır. Adına küresel ısınma dediğimiz bu sorunun etkilerini azaltmak için öncelikle doğru karbon ayak izi verileri oluşturmamız gerekmektedir. Günümüzde, dünya nüfusunun artması, teknolojinin gelişmesi ve sanayileşmenin hızlanması karbon ayak izinin dünyanın her yerinde birçok farklı alanda artmasına neden olmuştur.
Değişen dünya şartları, insanların yaşam biçimlerini, ihtiyaçlarını ve önceliklerini de değiştirmeye başlamıştır. Yeni sektörler ve çalışma alanları oluşmaya başlamıştır. Tüm bu gelişmeler, daha fazla sera gazı emisyonu, dolayısıyla yüksek karbon ayak izi meydana getirmektedir.
Bu sorun ile mücadele etmek için özellikle şu konulardaki karbon ayak izi verilerini doğru bir şekilde tespit etmemiz gerekmektedir:
→ Elektrik tüketimi,
→ Ulaşım; toplu taşıma, bireysel araç kullanımı, lojistik faaliyetleri,
→ Tarım ve hayvancılık,
→ Tatil ve eğlence,
→ Doğal gaz, kömür ve petrol gibi fosil kaynaklara bağlı olan sistemler, ürün ve hizmetler,
→ Elektronik ev eşyaları kullanımı.
Karbon ayak izi verileri, günümüzde her türlü ürün, süreç, hizmet ve faaliyet için hızlı, doğru ve tutarlı bir şekilde hesaplanabilmektedir. Bireysel olarak ne kadarlık bir karbon ayak izine sahip olduğumuzu çok kolay bir şekilde hesaplayabilir ve bunu düşürmek için aksiyon alabiliriz örneğin. Şirketler de faaliyetlerinden kaynaklı karbon ayak izi verilerini uluslararası standartlar ve mevzuatlara uygun bir şekilde hesaplayabilir.
Üretim, satış, lojistik, pazarlama vb. gibi süreçlerindeki karbon ayak izini bu veriler ışığında sürdürülebilir bir şekilde azaltabilir.
Sürdürülebilirliği benimseyen şehirlerin de sera gazı emisyonlarını düşürmek için öncelikle doğru karbon ayak izi verileri oluşturduğunu, sonrasında bu verilere uygun sürdürülebilir politikalar geliştirdiklerini belirtmekte fayda var.
Görüşmek dileğiyle…