iletisim-tarihi-infografik-1

Sektörel Yayıncılık {Sektörüm Elektrik Aydınlatma Dergisi} olarak 10.yılımızı kutladığımız 2020, bizim için ayrıca özel bir anlama da sahip.. Geri dönüp geçirdiğimiz süreci şöyle bir hatırlayınca, sektörel dinamiklerin ve stratejilerin, dolayısıyla da hizmet ve alanlarımızın nasıl kökten bir gelişim gösterdiğini ve bu değişimin hızını hayretle izliyorum.

Sanırım zaman artık eskisinden de hızlı akıyor. En azından gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler için böyle olduğunu söyleyebilirim. Küresel pazarların eridiği pota, şimdi kültürel erozyonları da beraberinde getirerek, bize yepyeni insan profilleri sunuyor.

Dolayısıyla tüm bildik pazarlama stratejilerimizi, tanıtım ve reklam faaliyetlerimizin, henüz yenisine alışmadan güncellendiği bu dönemde, başta elektrik ve aydınlatma olmak üzere, güvenlik, otomasyon ve enerji sektörlerinde faaliyet gösteren üretici dostlarıma ve tüm paydaşlarıma rehber olacağına inanarak İletişim Teknolojileri ve Stratejileri üzerine bir dizi hazırlamak istiyorum.

İnsanlık tarih boyunca her zaman teknoloji, bilim ve sanatta kendi iletişim araçlarını da özgün biçimde çağına uyarlamayı başarmıştır. Ancak bu uyarlama ve değişim son dönemlerde baş döndürücü bir hızla gerçekleşiyor.

Hal böyle olunca, sosyolojinin “kültürel gecikme” kuramının teknoloji, dolayısıyla iletişim yöntemleri için de geçerli olduğunu düşünmeden edemiyorum.

Gutenberg devrimiyle beraber sözlü iletişimden yazılı iletişime geçişimiz önemli bir milattı. Ancak bu değişim, medeniyet tarihimize kıyasla çok kısa bir zaman diliminde yüksek önemi bakımından ömrünü tamamlayarak bizi, yerini yeni medya tabir ettiğimiz dijital dönüşümün odak noktasında olduğu bambaşka bir dünyaya sürükledi.

20.yy ikinci yarısından itibaren özellikle batı toplumlarında göze çarpan rasyonel, bilimsel yöneliş Marshall McLuhan’ın da dediği gibi acaba bizi “küresel bir köy” haline mi getiriyor?

Ekonominin ve dolayısıyla kültürlerin küreselleşme gerçeği ile ortak profillere doğru kaydığımız, tektipleştiğimiz, birbirimize belki de gereğinden fazla benzemeye başladığımız bu değişim, dikkatle irdelendiğinde, insanın varoluş deneyiminin en değerli başlığı olan “biricikliğine” indirilmiş bir darbe gibi..

Enformasyon toplumlarındaki değişimin bireye etkisi bu yazının konusu olmadığı için, sizi kendinizle baş başa kaldığınız bir an kritik etmek üzere, bir soruyla baş başa bırakarak devam ediyorum: Neden iletişim kanalları sürekli geliştiği halde, sosyal ilişkilerimizi kaybediyoruz?

Yeni İletişim Teknolojilerinin Gelişimi

Toplumsal bir etkileşim olarak özetleyebileceğimiz ”Communis” Latince kökenli bir kavram. Öyleyse, öncelikle iletişimi; “bilgi paylaşım ve aktarımı” olarak dar bir alana hapseden yanlış kalıbımızı da kıralım. Bu kavram, içinde toplumsal etkileşim ve ilişkiyi muhakkak barındırmak zorundadır.

Yunanca sanat, zanaat anlamına gelen “techne” ile bilmek ve bildiğin üzerine çalışmak anlamına gelen “logia” kelimelerinin birleşiminden oluşan “teknoloji”, yaşadığı gelişim ile iletişim sürecine direkt ve en büyük katkıyı yapması ve paralel gelişim göstermesi bakımından birlikte ele alınması gereken iki kavram olarak karşımıza çıkıyor.

Öyleyse “Yeni İletişim Teknolojileri” insanlar ve toplumlar arasındaki zaman/mekan farkını kaldıran, hızlı bir etkileşim ortamı sunan araçlarının tümüdür.

İnsanlık tarihinin bu aşamaya gelen kadar geçirdiği evreleri gösteren, önemli gelişmelerin tarihçesine bir göz atalım;

  • MÖ 3500 yıllarında Sümerlerin kil tabletler üzerindeki çivi yazıları
  • Mısırlıların MÖ 1900’lerde papirüsleri konu alan kitap
  • MÖ 868’de Çinlilerin kitap basımı için kullandığı blok modeli
  • MÖ 540’da Atina’da kurulan bilinen en eski kütüphane
  • 1485’te Macarlılar tarafından çıkarılan bugünkü örneğe en yakın ilk gazete
  • 1888’de Henrich Hertz’in elektromanyetik dalga deneylerini takip eden telsiz telgraf
  • 1910 yılında ilk defa Amerika’da kullanılan radyo
  • 1969 yılında ilk denemesini Amerikan Savunma Bakanlığı’nın yaptığı internet

Listenin sonuna doğru yaşanan gelişme ve değişimlerin arasında zamanın ne kadar kısa aralıklarda olduğunu siz de fark ettiniz mi?

Önümüzdeki sayı iletişim sanatını icraya beraber devam edelim.. Hepinize başarının yakanızı bırakmadığı, kurumsal ve bireysel iletişiminizin zirve yaptığı keyifli bir yıl dilerim,

Sevgiyle..

 

Nurşah SUNAY
1983 İstanbul doğumlu olan Nurşah Sunay aslen Of’ludur ? Elektrik Aydınlatma sektöründe reklam satışı, marka danışmanlığı, sektörel fuar hizmetlerine kadar olan tüm Satış-Pazarlama birikimini, 2010 yılında kurduğu Sektörüm Elektrik Aydınlatma Dijital Dergisi’ne taşıyarak sektöre önemli katkı sunan bir medya organı oluşturmuştur. Farklı disiplinlerde bilgi edinmeyi kişisel ilgi alanı olarak benimsemiş; Ekonomi alanında Sermaye Piyasası ve Menkul Kıymetler Borsası, Dinler Tarihi alanında İlahiyat ve Gazetecilik alanında Yeni Medya lisans ve ön lisans eğitimlerini tamamlamıştır. Evli ve 4 çocuk annesi olan Nurşah Sunay, tüm mesleki faaliyetlerini, Sektörüm Dergisi’nin Dijital Medya Direktörlüğünü de üstlenen eşi Serdar Sunay ile birlikte yönetmektedir.