Bu ayki köşemde Afrika’nın petrol rezervleri açısından en zengin ülkesi Libya’dan bahsedeceğim. Afrika’nın 4. en büyük ülkesi Libya’nın başkenti Trablus, 7 milyonluk ülke nüfusunun neredeyse yarısını barındırmaktadır.
Berberiler Libya’ya ilk yerleşenler olsa da ülke zamanla birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bunlar arasında Roma İmparatorluğu, Kartacalılar, Persler, Mısırlılar, Yunanlılar ve Osmanlı Devleti de bulunmaktadır.
1934-1947 yılları arasında İtalya’nın hâkimiyeti altına giren ülke, 1951 yılında Libya Krallığı adıyla bağımsızlığını kazanmıştır. 1969 yılında ise Muammer Kaddafi, Kral İdris’i tahttan indirerek yerine geçmiştir. 2011 yılında çıkan iç savaşta öldürülene dek Muammer Kaddafi yönetimde kalmıştır.
2014’te başlayan Libya iç savaşında Türkiye, BM’nin de desteklediği Trablus merkezli Ulusal Mutabakat Hükümeti’ni (UMH) desteklemektedir.
UMH güçleri, Halife Hafter tarafından komuta edilen Bingazi merkezli ”Libya Ulusal Ordusu” ile karşı karşıyadır. Hafter güçleri Rusya, Fransa, Mısır ve BAE tarafından desteklenmektedir.
27 Nisan 2020’de İkinci Libya İç Savaşı sürerken Birleşmiş Milletlerde savaşı sonuçlandırmak için yapılan müzakerelerin işlevini yitirdiğini belirterek kendisini tek taraflı olarak Libya devlet başkanı ilan etmiştir.
Libya ekonomisi başlıca petrol ve doğal gaza dayanmaktadır ve GSYİ’sinin yarısından fazlası ve ihracatının %97’sini bu kalemler oluşturmaktadır. Libya ikliminden ötürü tarıma elverişli olmadığı için tahıl tüketiminin neredeyse tamamını ithal etmektedir.
Dış ticaret rakamlarına bakıldığında en çok ithalatı yapılan kalemler mineral yakıtlar, elektrik malzemeleri, traktörler, makine ve tahıl ürünleri iken, en çok ithalat tapılan ülkeler sırasıyla Türkiye, BAE, Çin, İtalya ve İspanya’dır. Türkiye’den ise en çok yine bu ürünler ithal edilmektedir.
En çok ihraç edilen ürünler ise sırasıyla mineral yakıtlar, tabii inci, demir-çelik, bakır, alüminyum ve elektrik malzemeleri ihraç edilirken, en çok ihracat yapılan ülkeler İtalya, Çin, İspanya, Fransa ve BAE’dir. Türkiye’ye de en çok bu ürünleri ihraç etmektedir.
Türkiye’den ciddi derecede ithalat yapan Libya’nın iş hacmi Ocak-Temmuz 2021 döneminde 2020’nin aynı dönemine göre yüzde 58 artarak 1 milyar 325 milyon dolar olarak gerçekleşti. Ayrıca son 2 yılda, Türkiye ile Libya arasındaki dış ticaret hacmi salgına rağmen yüzde 43 artarak 2,3 milyar dolara çıktı.
Libya’nın elektrik pazarına bakıldığında genelde dağınık bir biçimde başkent Trablus’ta yer alan pazarlarda Türk Elektrik ürünleri oldukça rağbet görmektedir.
Schneider, ABB gibi yabancı markaların yanı sıra pazarda sıkça görülen Türk markalarından bazıları şöyle Çarkıt Kablo, Vatan Kablo, Hisar Kablo, Hanif Kablo, Hündür Kablo, Sena Kablo, Mirsa Elektrik, Mutlusan Elektrik, Mono Elektrik, STS Trafo, Çetinkaya Pano, Borsan Kablo, Eraplast, Pedaş Aydınlatma ve Nilson Elektrik.
Bunların yanı sıra birçok Türk inşaat firmasının da ülke de tamamladığı ve devam ettirdiği projeler bulunuyor. Libya’da sadece Türk müteahhitlerinin üstlendiği iş hacmi 28.6 milyar dolar.
Bunlar arasında Karanfil Group tarafından Libya’da faaliyete geçirilen ve Kuzey Afrika’nın en büyük beton üretim kuruluşları arasında yer alan yeni tesis açıldı. Summa İnşaat otel, resort ve plaza inşaat projelerini tamamlamıştır.
Ayrıca Enka İnşaat, Libya’da 5 proje üstlenmiştir. Bu projeler şunlardır; Uluslararası Tripoli fuarı mevcut binasında tadilat ve onarım yapılarak Tripoli Ticaret ve Sanayi Odası’na dönüştürülmesi projesi, Ubari 640 MW Basit Çevrim Elektrik Santrali Projesi, Ras Lanuf Yeni Şehir Projesi, Sirte Bay Oteli ve Konferans Merkezi ve son olarak Harawa Konutları projesi.
Güriş İnşaat, Libya’da 3 proje üstlenmiş ve bunları tamamlamıştır. Bu projeler şunlardır; Trablus Ulusal Parkı İkinci Aşama İşlerinin yapım projesi, Trablus Ulusal Park projesinin Altyapı ve Demiryolu Tüneli Tasarımı ve Yapımı projesi.
Bu firmaların yanı sıra TML İnşaat’ın yanı sıra Doğuş, Kolin, Cengiz, GAP, Taşyapı, Özaltın, Nurol, Ataç gibi Türkiye’nin önde gelen müteahhitlik firmaları da faaliyet gösteriyordu. Ancak 2011 krizinden sonra projeler duraklama noktasına gelmişti.
Yarım kalan projeler arasında örneğin; Doğuş İnşaat, Libya’nın Sirte şehrinde üniversite projesini üstlenmişti ancak ortaya çıkan olaylardan dolayı projenin yapımını durdurmuş ve Libya’da yaklaşık 900 milyon dolar değerinde ekipman ve makine bırakmak zorunda kalmıştı.
İç savaşın ardından Sirte şehrindeki Al Thaddl Üniversitesi’nin Kütüphane ve İdari Binalar inşaatı ile üniversitenin altyapısı projesini tamamladı.
Yarım kalan projeler geçen yıl imzalanan mutabakat zaptıyla tekrardan hayata dönüyor. Bu anlamda Libya Planlama Bakanı Taher Jehaimi açıklamasında, Mutabakat Zaptı ile inşaat tarafındaki projelerin çok daha düzgün ilerleyeceğini söylemişti.
Libya, altyapı, sağlık ve eğitime öncelik verecek şekilde 184 yeni proje başlatacak ve bunun için ayırdığı bütçe 16 milyar dolar. Bu söylemleri Türkiye ziyareti sırasında söylemesi de bizler için bir yeşil ışık niteliğinde.
Bu projeler ciddi anlamda potansiyel taşırken aynı zamanda Libya Elektrik Kurumu GECOL’un açtığı ihalelere de bakmakta fayda var. İnternet sitesinde yapılacak ihalelerin duyuruları mevcut, ancak ihaleler için kurumdan biriyle temas etmek veya teması olan bir partner ile devam etmek daha sürdürülebilir.
Para transferi oldukça sıkıntılı olsa da birçok firma Malta’da ofis açarak para transfer işlemini dolaylı olarak yapabilmektedir. Ancak yine de mutlaka peşin ödeme olarak ilerlemekte fayda var.
Libya Akdeniz’e 3, Kara Afrika’ya ise 10 günlük uzaklıkta bulunması sebebiyle ulaşım yönünden ve Türk ürünlerine olan güvenden dolayı prestij açısından Türkiye için önemli bir pazardır. Geçen yıl imzalanan mutabakat sayesinde Libya’nın yeniden inşası için tasarlanan 200’den fazla projede Türklerin yer almaması kaçınılmaz olacaktır.
Görüşmek dileğiyle…