Bu ayki yazımın konusu Orta Asya’nın petrol, doğalgaz ve uranyum zengini Kazakistan ya da kelimenin gerçek anlamıyla ‘Gezginlerin Ülkesi’ (Kazakh = Gezinmek; Stan = Arazi).
Bu anlamda 120’den fazla farklı etnik grupları barındırması ve yüzölçümü ile Dünya’nın en büyük 9. ülkesi olmasıyla da dikkatleri hayli üzerine çekiyor.
Yüzölçümü ile karşılaştırdığınızda 18 milyonluk nüfus az görünse de, tarih boyunca önemli Türk devletlerinin merkezi olmuş ve hala İpek Yolu’nun önemli bir parçasını oluşturmaktadır.
1991 yılında Sovyetler Birliği’nden ayrılmasına dek çalkantılı bir siyasi hayat sürdüren Kazakistan, hala Cumhurbaşkanı olan Nur Sultan Nazarbayev o dönemde seçilen ilk Cumhurbaşkanıdır.
Kazakça devlet dili ve Rusça resmi dilidir.
Kazakistan petrol ve doğalgaz rezervleri bakımından Dünya’da on birinci, uranyum, krom, kurşun ve çinko rezervleri bakımından Dünya’da ikinci; bakır rezervleri bakımından Dünya’da beşinci, kömür, altın ve demir rezervleriyle ilk onda yer almaktadır. Bununla beraber elmas da ihraç etmektedir.
Tarım ve hayvancılık ülke ekonomisinin önemli diğer kalemlerini oluşturmaktadır. Nitekim buğday, arpa, pamuk, pirinç üretimi ile süt, süt ürünleri, deri, et ve yün üretimi hayli fazladır.
Ülkenin ulaşım ağında demir yolları ciddi anlamda kullanılmaktadır. Zira yolcu ve kargo taşımacılığının neredeyse %70’ni demir yolları ile sağlamaktadır.
Kazakistan’ın en büyük ihracat kalemleri sırasıyla maden, demir, çelik, bakır ve hububat oluştururken, ithalat kalemlerini ise sırasıyla makine ve teçhizatları, elektrik ürün ve aksamları (85 GTIP), adi metaller, motorlu kara taşıtları ve mineraller oluşturmaktadır.
En çok ithalatı sırasıyla Rusya, Çin, Kore, İtalya, Almanya, ABD ve Türkiye’den yaparken, en fazla ihracat yaptığı ülkeler sırasıyla İtalya, Çin, Rusya, Hollanda, Fransa’dır.
Elektrik sektöründe yapılan ithalat rakamlarına bakıldığında Türkiye, Çin ve Rusya’nın başı çektiği listede 10’uncu sırada yer almaktadır.
Özellikle son 2 yıldır Rusya hakimiyetine giren elektrik sektörü kalite-tasarım gözetmeksizin giderek fiyat odaklı bir sektöre dönüşmüş.
Gelin Kazakistan’ın elektrik ve yapı-inşaat sektörüne biraz daha yakından bakalım.
Başkent Astana’nın aksine Almata ülkenin ticari merkezi haline gelmiş. Sadece Almata’da irili ufaklı 17 pazar mevcut, bu pazarlarda elektrik, yapı-inşaat, gıda ve tekstil gibi birçok sektörden mallar toptan ve perakende satılıyor.
Buradaki en büyük pazarın adı ‘Baraholka’ aynı zamanda Kırgızistan’daki ‘Dordoy’ pazarından sonraki Orta Asya’nın en büyük ikinci pazarı. Özellikle Salı ve Perşembe günleri sabah 6 ile öğlen 14 saatleri arası büyük toptancılar yoğunlukla buradan alışveriş yapıyor.
Bu pazarları daha çok Dunganlar, Kazaklar, Çinliler ziyaret etse de Rus, Çin, Türk veya Avrupa mallarını çokça bulabilirsiniz. Diğer bilinen nispeten daha küçük pazarlar arasında ‘Salamat’, ‘Tastak’, ‘Kencehan’ bulunuyor. Pazarlarda dükkanları konteynırlar oluşturuyor, konteynırı satın almak kiralamaktan daha uyguna geldiği için her yerde konteynır görebilirsiniz.
Gerçi son yıllarda şehrin görüntüsünü oldukça bozduğu için konteynırlar yerine dükkanlar inşa edilmeye başlanılmış.
Elektrik alanında son 5-6 yıla kadar Türkler önemli yerlerde iken, son zamanlarda gümrük birliğinin sağladığı %12’lik KDV avantajı nedeniyle Rus ve Beyaz Rus malları oldukça ilgi görüyor.
Rus malları Türk ürünleri kadar ince işçiliğe sahip olmasa da küresel daralma Kazakistan’da da etkisini gösteriyor ve pazarı giderek fiyat odaklı hale getiriyor.
Anahtar priz, aydınlatma ve kablo da Türk markaları kendini göstermiş durumda. Viko, Günsan, Makel, Elbi bu markalardan bazıları. Legrand, Schneider, ABB gibi Avrupa markalarının yanı sıra IEK başta olmak üzere EKF gibi Rus markaları da pazar da mevcut.
Kablo anlamında yerli üretim bakırdan dolayı fiyat anlamında oldukça rekabetçi ama yerli üretim ihtiyacı karşılamadığı için Avrupa malları da özellikle büyük ihalelerde tercih ediliyor.
Bakır, her ay ortalama kur üzerinden bir sonraki ay için ortalama sabit bir değer üzerinden fiyatlandığı için diğer ülkelerdeki gibi anlık bir fiyat değişikliğine maruz kalmıyor, bu da yerli üreticilere büyük avantaj sağlıyor. Aynı zamanda demir içeren ucuz Rus kabloları da piyasa da çokça yer alıyor.
Diğer şehirlerde de pazarlar mevcut, nitekim Astana’da yine ‘Etelon’ adlı büyük bir pazar var. Astana 12 yılda tekrardan inşa edildiği için geçmiş yıllarda inşaat alanında aralarında Sembol, Rönesans gibi Türk yapı-inşaat firmalarının bulunduğu yatırımcılar için fırsat kaynağı oldu.
Rönesans inşaat 140 bin m2’lik ‘Mega Silk Way’ projesini ve içinde Ritz Carlton otelinin de olduğu Talan kulelerinin inşaatını üstlendi.
Zira Astana’nın başkent olmasından bu yana inşaatların %70’ni Türk müteahhitlik firmaları üstlenmiştir.
Diğer önemli bir şehri Çimkent de, keza pek çok ucuz malın satıldığı pazarın bulunduğu bir yer. ‘Stari Gorod’ ve ‘Verhi Rınok’ bu pazarlardan en bilinenleri.
Kazakistan’ın yükselen yıldızı Türkistan ise şu an büyük bir yatırım planının merkezinde. Çimkent’e 150 km uzakta ve 3-4 yıl içerinde Türk devletlerinin kurultay merkezi olması planlanıyor.
Özellikle son 2 yıldır yol yapımı, havalimanı projesi, park-bahçe, sosyal konut ve otel projeleriyle dikkat çekiyor. Havalimanını 120 milyon dolarlık bütçeyle sıfırdan 11 ay gibi rekor bir sürede inşa eden YDA inşaat bu anlamda Türk gücünü simgelemiş.
Aynı zamanda Sembol inşaat da bölgede Rixos oteli de içinde barındıran ‘Kervan Saray’ adlı 100 milyon dolarlık bir projeye de imza atmış.
Ülkenin diğer bir önemli şehri Aktau limana ev sahipliği yapıyor. Aktau Limanı’nı ENKA inşaat Bechtel ortak girişimi ile yeniden yapılandırma girişiminde yer alıyor.
Halihazırda Kazakistan’da devam eden projeler elektrik, yapı-inşaat sektörleri için önem arz ediyor.
2012’de Nur Sultan’ın Yeni İpek Yolu Projesi kapsamında ülkenin transit geçiş ağının 2050‘ye kadar 10 katına çıkarılması hedefleniyor.
Ayrıca 2013 yılında başlatılan Yeşil Ekonomi Planı’na göre 2050 yılına kadar enerji ihtiyacının %50’sini alternatif ve yenilenebilir kaynaklardan karşılanması amaçlıyor.
Bu projeler kapsamında elektrik, enerji, yapı-inşaat, lojistik alanlarında faaliyet gösteren yatırımcıların Kazakistan’ı hedef pazarları arasına almalarında fayda görüyorum. Ancak özellikle bazı sektörler için fiyat hassas bir noktayı teşkil edecektir.
Görüşmek dileğiyle…